2018 Granfondo Antalya Bisiklet Yarışı

____________________________________________________________________

Kapaklı Belediyesi Spor Kulübü Bisiklet Takımı olarak yarışlara katılımlarımızın devam ettiÄŸi bir dönem. Performans olarak da iyi olduÄŸum bir dönem. Antalya’da düzenlenen bir yarışa katılmak da zevkli olacaktı, katıldım.

Yarış 25.02.2018 tarihinde yapıldı. Baktığımızda genel olarak düz bir rota, pek fazla tırmanışı yok. Ancak ufak çıkıntılar vardı yükseklik düzleminde. Yani yarışta can çıkaran kısacık ama dik bayırcıklar. Bunlar haricinde genel olarak düz bir yarış. 72 KM gibi bir mesafesi var ve iki saatten biraz daha fazla bir zamanda bitiririm umuduyla başladığım bir yarıştı ki 34,8 KM/s ortalama ile 2 saat 4 dakika civarı bir sürede bitirdiğim bir yarış oldu.

Yarışa Kapaklı’dan iki gece öncesinden araçla yola çıkıp yarış öncesi gün Antalya’ya ulaÅŸtık ve konaklayacağımız hotele yerleÅŸtik. Biraz çevreyi gezip biraz ısındık, nabız yükselttik, eÄŸlendik. AkÅŸamında arkadaÅŸlar yatışa gelince, bir daha Ankara’ya gelir miyim hiç dedim, çıktım biraz dolaÅŸayım dedim. Çok güzel dolaÅŸtım. 😀 Biraz etrafta dolaşıp Ingress oynadım. Hafif rüzgârlı olan hava bir anda yaÄŸmaya baÅŸladı. Açtım ÅŸemsiyeyi ama sert rüzgar ÅŸemsiyenin yarısını devre dışı bıraktı. 🙂 AkÅŸam yemeÄŸini noodle ile yaptığımızdan beni de kesmeyeceÄŸinden girdim bir yere, bir dürüm falan yedim. Islanmaya devam ederek hotele döndüm.

Yarış sabahı güzel bir kahvaltı yapıp hotelden çıktık. Gece devam eden yağış sabaha karşı dinmişti ama yollar yine ıslak ve yer yer çamurlu idi. Dikkat gerektiren bir durum tabi bu, incecik lastiklerin böyle bir zeminde kaymamak için pek fazla bahanesi yok. Riske girmenin tehlikeli olabileceği anlar yaşanabilir. Bu yüzden de gereksiz temkinli davranıp geride kalma riski de çok yüksek.

Uzun parkur yarışının ardından yerimizi aldık biz de. Başlangıca doğru durduğumuz yerde nabzımız yükseliyor tabi. Sonra start verildi ve sürmeye başladık. Önceki Edirne ve Çeşme yarışlarında ilk başta daha geride kalmanın kötü sonuçlarını gördüğüm için grubun solunda önümde gördüğüm boşluktan birden hızlanıp ileri doğru fırladım. Tabi nötral start bir yarışta boşluktan birden fırlayınca, döndüm arkama baktım ki arka gruptan biraz kopmuşum. 😀 Neyse ki, hakem aracını geçmedim. Sakin ol dedim, diskalifiye olmaya gerek yok. 🙂 Bir de zemin çamurlu ve karşıdan vuran güneş de zeminde parlayarak göz aldığından düzgün görünmüyor bile yol. Sakin olmaya çalışırken grup gelip geçmeye başladı ve hızlı tempolu bir sürüşe başladık.

Zemin her ne kadar güzel olsa da yer yer geçtiğimiz ufak tefek çukur ve pürüzlerde suluklarımız dökülüyor, üstünden geçme riski olup sıkıntı yaratabileceğinden kaçmaya çalışıyoruz. Ben de sulukların birini kaybediyorum bir virajı dönerken. Düz yolda güzel bir basıyoruz. Yalnız yolların ıslak ve grubun kalabalık ve hızlı olmasından dolayı ufak tefek kazalar oluyor. Bir yerde yol ikiye ayrılıyor. Aslında sağdan şeridimizden gitmeliyiz ama bazıları soldan da gidiyor, hani çok önemli bir yer değil. Ama ben yine de sağa gireyim diye manevra yapmaya kalkışınca sola geçmeye çalışan arkadaşla birbirimize temas ettik ve frenlere asıldık. Contintental Grandprix 4000 s2 lastiklerin ıslak performansının kötü de olmadığını görmüş oldum orada.

Bir yerde hızlanıyoruz, az sonra yavaÅŸlamaya baÅŸlayınca birden, birileri takla atıyor, havaya suluklar, kasklar, bisikletler uçuÅŸuyor falan. Pelatonun solunda açılan boÅŸluktan yine öne fırlayayım diyorum. Tam o sırada Trakya Bisiklet Takımı’ndan bir kiÅŸi ani bir fren yapınca havada bir takla atıp duble yolun ortasındaki yeÅŸillik alana iniÅŸ yapıyor. Asılıyorum frene ve yavaÅŸlayıp geri gidiyorum yine. Tekrar hızlanıyorum, yine önümde birileri fren yapıyor, yerden yükseliyor falan. Bu ÅŸekilde grubun arkasından ilerliyoruz.

Tabi grubun arkasından ilerlerken grubun ön tarafı hızlandı, biz de arkada olduÄŸumuz için aradaki fark açılmaya baÅŸladı. Hızlanıp yetiÅŸmeye çalışsak da baÅŸarılı olamadık. Bir süre sonra ön gruptan kopanları arkamıza aldığımız ikinci bir pelaton oluÅŸturduk. Ergin’in bağıra bağıra gaz vermesi ile iyi ve zevkli bir tempoda ilerledik yine. Sahil boyu ilerleyen yoldan Expo yoluna girdik ve oradan sonra 37 – 38 KM/s ortalama ile sürmeye devam ettik. Gayet zevkli bir sürüş oldu bu noktada. Tabi gruptan dökülenlerden oluÅŸturduÄŸumuz pelatonda öne aldıklarımızın bazıları bizi yavaÅŸlatmaya da baÅŸladı, bunları geriye atıp geride bıraktık. Expo yakınında kavÅŸaya yaklaşırken yolun karşı ÅŸeridinden de birinci pelatonla karşılaÅŸtık.

KavÅŸağı döndükten sonra da yine iyi bir tempo ile ilerledik. Zaten biraz daha sürünce mis gibi duble yoldan çıkıp mahalle içine girdik. Antalya’nın hafif kırsal kesimi buralar. GeldiÄŸimiz yoldan devam etmedi hani sürekli. Özlü, Karaçallı mahalleleri vs. Yollar daraldı ama tempo azalmadı. Mahalle içi dönüşlerde vs. biraz hız kessekte yine de çok bir yavaÅŸlama ya da sıkıntı olmadı. Zaten tam yerini hatırlamıyorum ama, Karaçallı idi sanırım, köy içinde ufak bir bayıra denk geldik. Grubun sonralında idim o esnada ama iyi bayır çıktığım zamanlar. Bayıra gelince bulunduÄŸum pelaton birden yavaÅŸladı. Bense direk bayıra daldım ve biraz vites düşürüp kadans arttırarak bayırı aÅŸtım. Bayırı inmeye baÅŸladığımda da arkama baktım ki, arkamda kimse görünmüyordu. Yani Ä°stanbul’un Beyciler, Çayırdere, Sayalar köylerinde vs. kış soÄŸuÄŸunda gece yarısına kadar bisiklet sürüşlerinde donup, giÅŸeler dönüşü bayırlarda kendimi ısıtma çabalarım burada iÅŸe yaramıştı. Bundan sonra da yola kendim devam ettim zaten.

Yarışta ve öncesinde hep rotanın düz olduÄŸu ama birkaç çok sert ama kısa bayır olduÄŸu söylenirdi. Ä°lkini aÅŸmıştım ki artık yalnız kalmıştım. Birkaç dar yerde iniÅŸler vardı, Garmin’in gösterdiÄŸi rotadan çok az farklı ilerlemek durumunda kaldım burada ki rota çizimi bahçe içinden bir yerden geçiyordu sanırım. Neyse ki yolu kaybetmedim. 😀 Biraz ileride sonraki bayıra da denk geldim. %19 civarı bir eÄŸim vardı ve vitesi düşürüp kadans ile bile çıkmak hiç hoÅŸ olmamıştı. Zaten hemen sonrasında söylenmeye baÅŸlamıştım, hani su verilen bir yer yok mu burada falan diye. Sanırım vardı ama olanlarda da ben durmadım hatta belki hiç dikkat etmedim. Bu ÅŸekilde yalnız sürdüm. Biraz ileride yoldan çıkıp düşmüş bir genci yakaladım. Az beraber sürdüm, konuÅŸuyordu ama kendini baya bir hırpalamıştı. Hızlandım gittim. 🙂 Biraz sonra zaten tekrar geniÅŸ yollara ve ÅŸehir içine girdim. Tabi yalnızdım ya da gördüğüm tek tük birkaç bisikletliyi geçip gidiyordum.

Yarış sonuna yaklaşırken de bir bisikletli ile beraber denk geldik. Tabi o anda nasıl bir mantık ürünü motivasyon ise sprinte kalkma ya da basma ihtiyacı duyuyor insan. 🙂 Bastım ve arkadaşı geçerek finiÅŸe girdim ve yarışı bitirdim. Sonuç olarak genel klasmanda 55. ve elitte 24. idim idim yarışta. Hani adamı geçmeye çalışmasam 56. olacaktım. 50 küsür kiÅŸi zaten geçmiÅŸ önüme, ne kasarsın… 😀 Yakup abi genelde 20. elitte 12. idi ki ilk pelatonun önlerinde idi hep o. Benim gibi pelaton içi güven sorunu yaÅŸamıyor o, tabi birkaç kaza tehlikesi falan da atlatmıştı orada. DiÄŸer arkadaÅŸlarda kramp girenler olmuÅŸ vs. Bir ÅŸekilde bitirdik yarışı.

Sonrasında toparlanıp Kapaklı yoluna koyulduk yine. Orada burada mola, sohbet muhabbet, kritik yapıldı derken çok iyi bir yolculuk oldu. Genelde de çok iyi bir deneyim oldu yarış. Çeşme yarışından sonra en eğlendiğim yarış buydu muhtemelen.

Yarışın verileri:

Yorum yok

Henüz bir yorum yok.

Bu yazıdaki yorumlar için RSS beslemesi. Geri izleme URI

Yorum yaz