Moda saçmalığı

____________________________________________________________________

Burada genel anlamda moda kavramından ziyade kıyafetlerle ilgili moda kavramından bahsedeceğim. Burası Vikipedi’den bir alıntı:

Moda, kelime anlamıyla toplumun tüketim trendleri belirleyen tüketim anlayışı olarak tanımlanılmaktadır. Moda bununla beraber, İtalyanca’da değişiklik gereksinimi veya süslenme özentisiyle toplum yaşamına giren geçici yenilik olarak geçmektedir. Modanın bir diğer anlamı da, belirli bir süre etkin olan toplumsal beğeni, bir şeye karşı gösterilen aşırı düşkünlüktür.

Moda tanımında toplumun tüketim trendlerini belirleyen tüketim anlayışı diyor. Yani insanları sen şunu sen bunu giy şeklinde yönlendiriyor. Süslenme özentisi kısmı da var ama aslında bu tanımdaki durumdan çok daha farklı olabilecek bir şey. Toplumsal beğeni kısmı ise ayrı bir anlaşılmazlık benim için.

Her yıl belirli bir trend olacak, gidecek bu trendi takip edecek ve milyonlarca kişi ne giyiyorsa sırf onların giydiklerinin güzel olduğunu düşündüğün için sen de onu giyecek, ona para vereceksin. İyi de milyonlarca insanla aynı kıyafetleri giymek nasıl bir anlayışta değerli veya önemli bir şey olabiliyor ki! Yoo üstelik o kıyafetler güzel falan da olmak zorunda değil ve de çoğu da değil zaten. 🙂 Diğerlerinden daha farklı bir şeyler giymek daha önemli, dikkat çekici değil midir? (İşte ben anlayamam bunu.)

Bunun açıklaması sanırım “Bak ben de modayı takip edebiliyorum!” diyebilmek. Bunu deyince sanırım diğerlerinden geri kalmamış olduğunu ima ediyorsun onlara. Ya da “Bak bu da bu kıyafeti giymiş, modayı takip ediyor.” şeklinde bir cümlenin kime nasıl bir katkısı olabilir ki!

Kadınları geçtim, onlar zaten başka bir şey. 🙂 Kadınların süslenme şeysi erkekler için değil kendi cinsleri için. Aralarında öyle bir yarış var ki kim kazanıyor, kim kaybediyor anlaşılmaz. Hani konu erkekler olsa soyun gitsin, kazanan belli olur. 🙂 Mesela akşam izlediğim Kadınlar filminde (pek beğendiğim bir şey değil) şöyle bir sahne vardı:

  • Kadın 1: Onu yanlış tanımışsın, o bu kıyafetleri beğenmez.
  • Kadın 2: Beni beğenmezse ben de üzerimdekileri çıkarırım.

Bu sebepten kadın – erkek olayı bu kadar basit.

Kadınları geçtim erkeklerde moda kavramı olarak kadın dünyasından çok daha az şey var. Kadınlarda her tür renkten bin bir çeşit kıyafet var. Erkek dünyasında ise siyah ya da gri ufak farkları olan takım elbiseler… Günlük kıyafet olarak biraz daha renkleniyor ama kadınlar kadar hiç de değil… Tabi erkekler o kadar kıyafeti almaz vs. çok çeşitli haklı savunmalar var, onlar haklı. Ama yeni moda denen ürünlerin eskilerden ciddi bir farkını görememişimdir hiç, böyle bir şey var. 😀 Hep yeni moda kıyafetler al, hiç de eskilerden yeni bir şey olmasın. 😀

Moda kişisel görüşüm olarak para dünyalarının insanlara para harcatmak için kullandığı yegane silahlardan biridir. Her yıl ortaya yeni bir şeyler çıkararak (burada problem yok), ve bunları birilerine kullanması için direterek (işte problem burası) sadece insanların para harcamasına sebep olmakta. Ona vereceğimiz parayı daha iyi yerlere kullanamaz mıyız? Hayır kullanamayız, çünkü parayı sadece modaya harcamayı öğrenmişiz. Yiyecek, içecek derdimiz bittiği gibi moda geliyor peşinden, hadi git ihtiyacın olmayan bir şeyler satın al…

Tek dert satın almak değil zaten. Satın alınan ürünü modası geçtikten sonra atıyoruz da, bu da ciddi bir problem. İyi güzel bir şeyler satın alıyoruz, giyiyoruz, kullanıyoruz vs. Sonra modası geçiyor, sapasağlam kıyafetler dururken yeni kıyafetler alıp eskilerini giymemeye başlıyoruz. Durdukları yerde eskiyor onlar ya da atılıyor vs. bir şeyler oluyor. Sonuç; gereksiz yere israf, çevre kirliliği. Halbuki o kıyafetler belki de daha yıllarca giyeceğimiz kıyafetler.

Zaten her kıyafetin modası geçince atılacağını bilen üreticiler de daha düşük kaliteli ürünler üreterek hem ceplerine daha fazla para dolduruyor hem de tüketiciler de pahalı ama kalitesiz kıyafetler almış oluyorlar.

Buna rağmen yıllardır anlayamadığım moda kavramı diye bir kavram dolaşıp duruyor etrafta. İnsanları devamlı olarak bir şeyler almaya zorluyor ve eski aldıklarının işe yaramaz şeyler olduğuna inandırmaya çalışıyor. Böylelikle de hem paramızı yeni ürünlere harcamış oluyor, hem de eskileri devre dışı bırakarak onların kullanım ömürlerini tamamlamadan devre dışı kalmalarına ve kullanılmadan mahvolmalarına sebep oluyor.

Buna rağmen de böyle olmaya devam edip gidecek bu döngü. İnsanlar git gide daha fazla bu tür kavramların içine giriyor, daha fazla böyle şeylerle yaşamaya başlıyorlar. Sonuç olarak da çok fazla miktarda para boşa harcanıyor, çok fazla miktarda kaynak boşa tüketiliyor ve israf ediliyor. Ama gidip bir sorun, hepsi dünyanın ülkenin halinden konuşmaktan zevk alır, kendi bile uygulamayacağı çözüm önerileri üretebilir; ama dönüp giden bu dümenin bir parçası olmaktan da vazgeçmez. 😀 Tabi bu bireysel bir şey değil, yavaş yavaş Dünya’nın gittiği yer. Birkaç akıllı bir kavramla diğerlerini sömürüp, diğerleri de iyi bir şey yaptığını düşünerek onlara farkında olmadan kölelik yapıyor…

Yorum yok

Henüz bir yorum yok.

Bu yazıdaki yorumlar için RSS beslemesi. Geri izleme URI

Yorum yaz