Bir 5G testi ve elektromanyetik kirlilik

____________________________________________________________________

Ãœlkemizde hala hizmete girmemiÅŸ 4G LTE hizmeti konuÅŸulsun elin Korelileri 5G’yi test etmeye baÅŸlamışlar. Tabi ÅŸu anda 5G üzerinde kabul edilmiÅŸ bir standart yok, bundan dolayı bu teste 5G testi demek doÄŸru deÄŸil. Teknolojinin geliÅŸtirilmesi sırasında atılan adımlardan biri sadece bu. Adamlar da hızın dibine vurmuÅŸ tabi. UlaÅŸtıkları deÄŸerler muazzam. Samsung testlerinde 110KM/s hızda hareket halinde 1,2Gbps ve sabit halde baz istasyonuna çok yakın bir noktada iken 7,5Gbps bant geniÅŸliÄŸine ulaÅŸmış! Yani saniyede yaklaşık 1 GB’a yakın bir veri indirmiÅŸler… Kullandıkları frekans bandı 28GHz, oldukça yüksek bir frekans bandı.


Teknolojinin geliÅŸmesi iyi tabii ki ancak farklı sonuçları da olmuyor deÄŸil. Mesela ÅŸu anda 900 ile , 1800 – 2100MHz civarı frekanslar 2G ve 3G için kullanılıyor. 2.4GHz spectrumu da WiFi ve Bluetooth için kullanılıyor. 4G geldiÄŸinde de farklı ülkelerde kullanılan 800MHz, 700MHz ve 2.6GHz gibi frekanslar da kullanılacak belki. Radyolink frekansları da 7GHz gibi GHz deÄŸerinde hızlarda. Tabi devamlı olarak uydulardan beynimize beynimize vurulan 8 – 11GHz arası frekanslar ve 100MHz ile 450 MHz civarında hizmet veren karasal televizyon ve radyo yayınlarını da unutmamalı. Her cep telefonuna giren 1.5GHz civarı GPR radyo dalgaları vs… Radyo teknolojisine bu kadar muhtacız ki, her tarafımız farklı frekanslarda radyo sinyali ile dolu. Bir de bu 5G için 28GHz frekans bandı kullanıldığını düşünelim. Gelecekte daha ne kadar gökyüzümüzün kirleneceÄŸini anlayabiliriz.

Kimse radyo sinyallerinin beynimizi kavurduğunu ispatlamıyor, tabi cep telefonu baz istasyonları ile ilgili oluşmuş aşırı duyarlılık da biraz abartı. Ancak sonuçta bu radyo dalgaları doğal değil, doğal olarak oluşmuş hiçbir radyo vericisi yok! Hayatımıza eklenen her bir frekans yavaş yavaş da olsa göremediğimiz çevremizi kirletiyor. Radyo dalgalarını frekanslarına göre farklı renklerde görebiliyor olsaydık, muhtemelen hiçbirini istemezdik. 🙂

Bir baz istasyonuna mesela herkes elektromanyetik radyasyon kaynağı olarak bakıyor. Ancak radyo dalgalarının doğası gereği ışınlar halinde yayılan radyo sinyallerinin çıktığı tek kaynağın değil, ortamdaki tüm varlığını düşünmek gerekli. Yani bir baz istasyonumuz etrafında bin cep telefonu olsun. Kapsama alanında aldığımız radyasyonun tek kaynağı bu baz istasyonu değildir. Bu bin adet cep telefonunun da her birinden ayrı ayrı sinyal yayılır; yani tek değil baz istasyonu artı bin cep telefonu ile 1001 adet kaynağımız var demektir.

Bu kadar elektromanyetik radyasyon içinde olmamız kötü demiyorum, mutlaka bir gün öleceÄŸiz. 🙂 Kaynaklardan uzaklığımızdan dolayı radyasyon ÅŸiddeti de azaldığından aldığımız etki az olsa da sonuçta bunun da adı kirlilik. Kirleniyoruz! Görünür dünyamız zaten kirli bir halde. GöremediÄŸimiz dalga boylarını da kirletiyoruz. Nasılsa buraları göremiyoruz. Ama göremememiz, kirletemediÄŸimiz anlamına gelmiyor. Çünkü kirletme iÅŸini her türlü yapıyoruz…

Yorum yok

Henüz bir yorum yok.

Bu yazıdaki yorumlar için RSS beslemesi. Geri izleme URI

Yorum yaz